Diyarbakır & Mardin & Midyat & Malabadi
Ezidi-Süryani Köyleri

Acentamızın 1 Gün evvel bildireceği saatte Sabah İzmir Adnan Menderes Havalimanı ‘nda buluşuyoruz. Bagaj ve check in işlemlerimizi tamamlıyoruz. SUNEXPRESS HAVA YOLLARI ‘na ait XQ9192 sefer sayılı Saat: 05.50 DİYARBAKIR uçuşu ile Doğu ‘ya olan yolculuğumuz başlıyor. 2 Saate yakın uçak yolculuğu sonrasında tur aracımızda yerimizi alıyor, Çin Seddi’nden sonra Dünyada korunagelmiş en uzun 2.yapı olan DİYARBAKIR SURLARI ’na ve şehre bizler de “Hoş bulduk !..” diyor ve kenti gezmeye başlıyoruz. 1572-1575 tarihinde, Vezirzade Hasan Paşa tarafından yaptırılan HASAN PAŞA HANI ’nda muhteşem bir kahvaltıyla turumuza başlıyoruz. (ekstra) Ardından ismini bir dönem hekimler tarafından, burada bulunan kuyudan, şifa amaçlı çıkarılan sülüklerden alan SÜLÜKLÜ HAN ’a gidiyoruz. Sonrasında 639 yılında Diyarbakır'a egemen olan Müslüman Araplar tarafından şehrin merkezindeki en büyük mabedin (Martoma Kilisesi) camiye çevrilmesiyle oluşturulan, tarihi ve ihtişamı ile büyüleyecek ULU CAMİ ’yi ziyaret ediyoruz. Diyarbakır evlerinin özelliklerini en özgün şekliyle yansıtan, 120 yıllık bir konak olan AHMED ARİF MÜZE EVİ ise sonraki durağımız oluyor. Diyarbakır’ın ünlü şairlerinden Ahmed Arif ’in kişisel eşyaları ve el yazısıyla yazdığı şiirlerinin sergilendiği müze evi ziyaretimiz sonrası, bir başka Ünlü Şairimiz CAHİT SITKI TARANCI MÜZESİ ’ne gidiyoruz. “Yaş otuz beş! yolun yarısı eder !...”diyen Şairin doğduğu ve çocukluk yıllarını geçirdiği evi gördükten sonra, 1500 Yılında Akkoyunlu Kasım Bey tarafından yaptırılan, ŞEYH MUTAHHAR CAMİ (DÖRT AYAKLI MİNARE CAMİ) ’ne gidiyoruz. Dört sütun üzerine inşa edilmiş farklı minaresiyle bizleri şaşırtan yapının ardından MARDİN KAPI ’ya ulaşıyoruz. Kuşbakışı gördüğümüz HEVSEL BAHÇELERİ ’nin çölün ortasındaki vaha gibi duran güzelliğine hayran kalırken, aracımıza geçiyor ve bir sonraki durağımız için hareket ediyoruz. Adına şarkılar yazılan, 10 kesik kemer üzerine inşa edilen bloklarla Dicle’nin iki yakasını birleştiren ONGÖZLÜ KÖPRÜ ’de fotoğraflarımızı çektikten sonra, bir başka mühendislik-mimarlık başyapıtlarından MALABADİ KÖPRÜSÜ ’ne ulaşıyoruz. Sonrasında Silvan ilçesinde; Albat Dağı eteklerinde, binlerce yıllık geçmişi ile bölgenin önemli şehir yerleşim yerlerinden birisi olan HASUNİ MAĞARALARI ’na gidiyoruz. Su depoları, hamam, kaya merdivenleri, taş döşeme yolları, kaya kilisesi ve kilisenin yanında mini amfi tiyatroyla, birbirine bağlı 300’den fazla odasıyla tam bir görsel şölen sunuyor. 1152- 1157 yılları arasında inşa ettirilen ancak Eyyubiler döneminde görmüş olduğu onarımlar ve eklemeler sebebiyle bu adla anılan, dört mihraplı muazzam yapılardan SELAHADDİN EYYUBİ ULU CAMİ ’ni gördükten sonra, yine Eyyubiler döneminde 1199-1244 tarihleri arasında inşa edilen, KIRIK MİNARE ‘yi görüntülüyoruz. M.Ö.77 yılında Büyük Tigran Krallığının başkenti olarak kurulduğunda kent surları inşa edilmiş, daha sonra Bizanslılar döneminde yenilenmiş SİLVAN SURLARI ve üzerine inşa edilmiş AZİZOĞULLARI KONAĞI ’nı ziyaret ederek günü tamamlıyor ve otelimize doğru yol alıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.

Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra, Taşların Dile Geldiği Güneş’in Ülkesi MARDİN için yola çıkıyoruz. Kente ulaştığımızda DEYRULZAFARAN MANASTIRI ile ziyaretlerimize başlıyoruz. Muhteşem mimarisi ile Süryani Kilisesi’nin önemli merkezi olan manastırı ziyaret ederken, Süryanileri de yakından tanıma fırsatı buluyoruz. Ardından Kızıltepe üzerinden Mezopotamya’nın Efes’i DARA ANTİK KENTİ ’nde geçmişe doğru yolculuk yapıyoruz. Bir zamanların askeri garnizon kentinin kale, köprü, su kanal ve sarnıçları, kilise, arasta, saray, çarşı, zindan, tophane, kaya mezarları ve sivil yerleşim birimlerinden günümüze kalanları incelerken, yeniden diriliş ayinlerini belki de hayal ediyor ve zihnimizde mekanla buluşturuyoruz. Hafızalarımıza ve makinelerimize yeni kareler ilave ettiğimiz bu güzel ziyaret sonrası, Yukarı Mezopotamya'nın en eski kiliselerinden olan MOR YAKUP MANASTIRI ’na gidiyoruz. M.S.419’da Nusaybin piskoposu olarak görev yapan Aziz Yakup (Mor Yakup) ve Nisibis Akademisi gibi dünyanın ilk üniversitelerinden birisinin de bulunduğu NUSAYBİN tarihi geçmişi ile bizleri büyüleyeceği kesin. 12.yy da yapılan UNESCO Geçici Kültürel Miras Listesinde yer alan ZEYNEL ABİDİN CAMİSİ (Zeynelabidin) ve Türbesi ‘ni ziyaretimiz sonrası, KAMIŞLI SINIR KAPISI ’na ulaşıyoruz. KAÇAKÇILAR ÇARŞISI ve ESKİ NUSAYBİN TREN İSTASYONU sonrası ister tatil beldesi deyin, isterseniz mesire alanı BEYAZSU ’ya gidiyoruz. Serin suları, muazzam görüntüsüyle etkilendiğimiz Beyazsu ’da soluklandıktan sonra Invardo (Gülgöze Köyü) için hareket ediyoruz. Üç tepe üzerinde kurulan, bulunduğu konumu ve muhteşem görüntüsü sebebiyle, "INVARDO (Sür.) = Göze Gül gibi görünen" adını alan köyü ziyaret ediyoruz. 5.yy da Bizans tarafından inşa edilen Mor Hadbsabo Kilisesini gördükten sonra, Bagok Dağı eteklerinde Süryanice ismi "Kafro" olan ELBEĞENDİ Köyü’nde Almanya’dan gelen Süryani ailenin taş fırında yaptığı lezzetli pizzalar nedeniyle isminin Pizza Köyü olarak anılmasına sebep olan köyü geziyoruz. Sonrasında "Rahiplerin Meskeni" anlamına gelen ve Süryanice 'de "Dayro d'Umro" isminden türetilen Deyr-el Umur ve Türkçeleştirilmiş haliyle "Deyrulumur" ,Süryani Kadim Cemaati'nin önemli büyük yapıtlarından MOR GABRIEL MANASTIRI ’nı ziyaret ediyoruz. İDİL İlçesinin tek EZİDİ Köyü olan, asıl ismi Kiwex ancak jeolojik konumundan dolayı MAĞARA KÖY olarak anılan köye ulaşıyoruz. Son olarak yarın ayrılacağımız bölgeden sevdiklerimize hediye alabileceğimiz TELKARİ, PARFÜM ve SÜRYANİ ŞARABI alışverişi molası ile günü bitiriyoruz. Birbiri ile iç içe geçmiş, hem yerleşim hem de iş yeri olarak çok sayıda mağaradan oluşan MİDYAT MAĞARALARI ise sonraki durağımız oluyor. GELÜŞKE HANI ziyaretinin ardından SILA Dizisinin çekildiği MİDYAT KONUK EVİ geziyoruz. Keyifle yaptığımız bu ziyaretimizin ardından yemeği ve konaklama MARDİN ‘deki otelimizde.

Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra, Mardin şehrinin kimliğini/belleğini oluşturan zanaatlar, yaşam alanları, sosyal yaşam ve kent tarihine ait buluntu ve eşyalar sergilendiği SABANCI KENT MÜZESİ ile ziyaretlerimize başlıyoruz. Ardından birçok modacının gözde defile mekanı olarak seçtiği KASIMİYE MEDRESESİ ile şehir gezimize başlıyoruz. Bir zamanların çok önemli eğitim merkezlerinden birisi olan medresenin, hüzünlü hikayesinin eşlik ettiği tasavvuf öğretisinin en güzel örneğine ev sahipliği yapan yapıyı görüyor ve SAVUR ’a gidiyoruz. Boyun anlamına gelen Süryanice "savro" sözcüğünden ismini alan, dağ yamacına kurulu hakim konumu ve binalardaki taş işçiliğinin mükemmelliğiyle “Bir bulut olsam!..” ve “Sıla” filmlerinin mekanından “KAPI” filmine doğru yol alıyoruz. KILLIT KÖYÜ (Dereiçi Köyü)'nde hem Protestan hem Katolik hem de Ortodoks mezheplerine ait 3 mezhebin de kilisesinin olduğu, Süryanice 'de 'azalan' anlamına gelen köyümüzden ayrılarak, turumuzu tamamlıyoruz.  Uçuş saatimize göre akşam yemeğimizi (ekstra) yöresel bir menü eşliğinde son kez aldıktan sonra, Mardin Havalimanı ‘na geçiyoruz ve bagaj check in işlemlerimizi tamamlıyoruz. SUNEXPRESS HAVA YOLLARI ‘na ait XQ9297 Sefer Sayılı Saat: 23.05 uçağı ile İZMİR ‘e uçuyoruz. Sevgi, hoşgörü, diller ve dinler çemberinde geçireceğimiz rüya gibi turun ardından vedalaşıyoruz. Hoşca kalın..